Bahsi geçen komite nedir bilmeyen kalmadı son bir iki yılda. Ondan daha ilginç olan şudur ki: İngiliz Sömürge Bakanı ve daha sonra başbakanı William Ewart Gladstone İngiliz parlametosunda yaptığı konuşmasında Kur'an'ın ortadan kaldırılması gerektiğini vurgulamıştı. Bediüzzaman hazretlerini "Kur'an'ın sönmez ve söndürülemez bir nur olduğunu dünyaya göstereceğim..." diyerek te'lif hayatına atılmasına sebep olan da yine İngiltere'nin o zamanki Hindistan Bakanı "...matbuatta intişar eden bir makalesinde, müslümanların elinde Kur’an bulundukça İngiltere’nin İslâmlara tamamıyla hâkim olamayacağını tam hakimiyetin tesisi için Kur’an’ın sûkut ettirilmesi icab ettiğini..." yazmasıydı.Otuz sene evvel Darü'l-Hikmet âzâsı iken, birgün, arkadaşımızdan ve Darü'l-Hikmet âzâsından Seyyid Sadeddin Paşa dedi ki: "Kat'î bir vasıta ile haber aldım; kökü ecnebîde ve kendisi burada bulunan bir zındıka komitesi, senin bir eserini okumuş. Demişler ki: 'Bu eser sahibi dünyada kalsa, biz mesleğimizi (yani zındıkayı, dinsizliği) bu millete kabul ettiremeyeceğiz. Bunun vücudunu kaldırmalıyız' diye senin idamına hükmetmişler. Kendini muhafaza et."
Ben de "Tevekkeltû alâllah, ecel birdir, tagayyür etmez" dedim.
Üstad hazretleri daha sonra bu "gizli komite"nin kendisini ve Nur hareketini ortadan kaldırmak için istimal ettiği desiseleri sayıyor:
İki defa imha için hapse ve on bir defa da beni zehirlemeye çalışmışlar (şimdi on dokuz defa oldu). En son dehşetli plânları, sabık Dahiliye Vekilini ve Afyon'un sâbık Vâlisini, Emirdağının sabık kaymakam vekilini aleyhime sevk etmeleriyle, resmî hükûmetin nüfuzunu bütün şiddetiyle aleyhimde istimal etmeleridir. Benim gibi zayıf, ihtiyar, merdumgiriz, fakir, garip, hizmete çok muhtaç bir biçâreye o üç resmî memurlar, aleyhimde öyle bir propaganda ve herkesi korkutmak o dereceye gelmiş ki, bir memur bana selâm etse, haber aldıkları vakitte değiştirdikleri için, casusluktan başka hiçbir memur bana uğramadığını ve komşularımın da bazıları korkularından hiç selâm etmediklerini gördüğüm halde, inayet ve hıfz-ı İlâhî bana bir sabır ve tahammül verdi. Emsalsiz bu işkence, bu tazyik, beni onlara dehalete mecbur etmedi.Bu komite ile ilgili lahikalarda çok mektuplar var. Bir zaman meşhur ve emekli bir istihbaratçı ile hasbelkader yaptığım bir sohbette o zat adres olarak yine İngiltere'yi göstermişti.
Allah idarecilerimize basiret ve akl-ı selim ihsan etsin, amin!